Akgöl, 1992 yılında 1. derece Doğal Sit Alanı,1995 yılında ise Tabiatı Koruma Alanı ilan edilmiştir. Ereğli sazlıkları yakın geçmişe kadar Türkiye’nin en önemli sulak alanlarından birisiydi. Sazlık; 20. yüzyılın başlarında 21.500 hektarlık sulak alan iken 15000 hektarlık alan sıtma ile mücadele ve tarım toprağı elde etme amacıyla kurutulmuştur. Daha sonra su kaynakları üzerine yapılan İvriz, Ayrancı ve Gödet barajları Akgöl’e gelen suyu neredeyse sıfıra indirmiş ve çok büyük bir alanın kurumasına sebep olmuştur. En son 1984 yılında tamamlanarak faaliyete geçen İvriz Barajı’nın işletmeye açılmasıyla birlikte Ereğli sazlıklarındaki su seviyesi yıl yıl düşmeye ve bunu takiben de bölgedeki canlılar giderek azalmaya başlamıştır. Şu anda gölü besleyen kaynaklar; Ereğli ilçesinin kanalizasyon suları, drenaj suları ve doğal yağışlardır. Havzanın yıllık ortalama yağışı 299.1 mm’dir. Son yıllarda da ciddi kuraklık tehdidi ile karşı karşıya olan havzaya düşen yağış miktarı ortalama değerin de altına düşmüştür. Su seviyesinin düşmesi problemine eklenen su kirliliği kuşların beslenme olanaklarını kısıtlamaktadır. Ayrıca su seviyesinin azalması, üreme döneminde kuşların yuva yaptıkları adacıklara avcılar ve yırtıcı memelilerin ulaşımına olanak sağladığından üreme döneminde kuşlar için ciddi bir risk oluşturmaktadır. Tarımdan dönen sular, Ereğli ilçesinin atıkları, tekstil ve meyve suyu fabrikalarıyla, çok sayıda kombina ve mandıranın atıkları, tahliye kanalları yoluyla arıtılmadan sulak alana verilmektedir. Yine, yerel ve yabancı avcılar tarafından kontrolsüzce avcılık yapılmaktadır. Alanda aşırı otlatma, kontrolsüz saz kesimi gibi baskılar alanın elden gitmesini hızlandırıcı faktörlerdir bütün problemlere rağmen Ereğli sazlıklarında hala 100’ün üzerinde kuş türü barınmaktadır. Örneğin dünya çapında nesli tehlikede olan Küçük kerkenez alanın önemli kuş alanı statüsünü korumasını sağlayan türlerden biridir .Yine Mahmuzlu kız kuşu,Sarıbaşlı kuyruksallayan,bataklık kırlangıcı,Gülen sumru,Uzunbacak,Kız kuşu,Angıt,Macar ördeği,Suna,Döğüşkenkuş,Van gölü martısı,Gümüş martı,Erguvani balıkçıl,Gri balıkçıl,Flamingo türleri alanda mevcut türlerdir.Özellikle kış aylarında göller oluşmakta bu sayede alan birçok kış göçmeni kuşa ev sahipliği yapmaktadır.
Alanın kuş varlığının eski haline dönmesi mümkün değilse bile üreme ve kışlama dönemlerinde önemli sayıda kuş türüne ev sahipliği yapabilmesi için bölgenin su rejiminin düzenlenmesi ile ilgili barajlarda biriktirilen bir miktar suyun Akgöl’ e bırakılması, tarımda kullanılan salma sulama yönteminin damla veya yağmurlama ile değiştirilmesi, bölgede yasak avcılığın engellenmesi, saz kesiminin düzenli kurallar altında periyodik olarak yapılması ve şehirden gelen atık suların sazlıklara verilmeden önce arıtılması gerekmektedir. Ayrıca erozyonla mücadele yapılmadır. Kaybedilen sulak alan geri kazanıldığı takdirde; Yeraltı suyunu zenginleştirmesi ve koruması sonucu önümüzdeki yıllarda yaşanması muhtemel su kıtlığına karşı su kaynağı yaratılması, kaybedilen biyoçeşitliliğin geri kazanılmasıyla kuş gözleme ve diğer faaliyetleri içeren ekoturizm odağı olması, çevre köylere saz kesimi ve balıkçılık gibi alternatif ekonomik gelir elde etme imkanı sağlanacaktır.
misafir - 9 yıl önce