Akıncılar

Kısaca: Akıncılar, Osmanlı Devleti'nin askeri teşkilâtında, sınır bölgelerinde, düşman memleketlerine ani baskınlar tertipleyerek yıpratma harekâtında bulunan hafif süvâri topluluklarına verilen isimdir. ...devamı ☟

Akıncılar
Akıncılar

Akıncılar Haritası

Akıncılar Osmanlı Devleti askeri teşkilatı sınır bölgelerinde, düşman memleketlerine ani baskınlar tertipleyerek yıpratma harekatında bulunan hafif süvari gruplarına verilen isim. Akıncılar, bazılarının zannettikleri gibi yağma gayesiyle düşman içine giren ve hayatlarını talanla kazanan askeri bir birlik değildi. Akıncıların vazifeleri, akın yapmakla kalmayıp, aynı zamanda düşmanın durumunu, yolları ve kuvveti hakkında bilgi toplamak gibi istihbarat görevini de yerine getirirlerdi. Bu görevlerini esasa bağlayan kanunları vardı. Akıncılık, babadan oğula geçerdi ve yalnızca Türklere has askeri bir sınıftı. Bunlar, şimdiki askeri teşkilattaki komando birliklerine benzetilebilir.

Akıncılar harp zamanında keşif kolu hizmetini görürlerdi. Düşman arazisini dolaşıp, orduya yol açarlar ve kurulması muhtemel pusuları ani ve süratli hareketleri ile bozarlardı. Bundan başka ordunun yolu üzerindeki hububatı muhafaza, yerli halktan aldıkları esirler vasıtasıyla düşman hakkında haber toplamak ve köprü, geçit gibi yerleri emniyet altında tutmak da esas vazifeleri arasındaydı. Akıncılar genellikle asıl ordudan 4-5 günlük mesafede önden giderler ve yukarıda yazılan vazifeleri yerine getirirlerdi. Bindikleri atlar da, akıncıların bu hızlı hayatlarına uygun, dayanıklı ve sür’atli olanlardan seçilirdi. Sefere çıkarlarken yedekte 4-5 at götürürler ve yorulan atlarını konak yerlerinde bırakırlar, dönüşte bıraktıkları atlara ganimetlerini yüklerlerdi.

Akıncı birlikleri şu şekilde tanzim edilmişlerdi: On akıncıya “onbaşı”, yüz akıncıya “subaşı”, bin akıncıya da “binbaşı” kumanda ederdi. Bu kumanda zincirini, bütün kuvvetlerin başında olan “Akıncı Beyi” tamamlardı. Rütbeleri sancak beyi derecesinde olan akıncı beyleri, fevkalade selahiyetlere sahip olup, doğrudan doğruya sultandan emir alırlardı.

Bir harekatın akın ismini alabilmesi için o sefere akıncı beyinin katılması gerekirdi; aksi takdirde bu harekata akın denmezdi.

Akıncılar, merkezi bir tarzda idare olunmayıp, serhat boylarında ocaklar halinde teşkilatlanırlardı. Her mıntıkanın kumandanı ayrıydı ve akıncılar mensub oldukları kumandanların sülale isimleriyle anılırlardı. Bunların en meşhurları Malkoçoğlu akıncıları, Turhanlı akıncıları, Mihalli akıncılarıydı. Bunların bulundukları mıntıkalar da şunlardı: Malkoçoğlu Silistre’de; Turhanlı Mora’da; Mihalli ise Sofya ve Semendre bölgelerindeydi. Osmanlı Devletinde ilk akıncı beyi Evranos Beydir. Saydığımız akıncı aileleri ise daha sonraki akınlarda meşhur olmuşlardır.

Akıncıların devlet tarafından isimleri, eşkalleri ve içlerinde timara sahib olanların listelerini havi defterler tutulurdu. Defterler iki nüsha olarak tanzim edilir; biri merkezdeki Defterhane’de diğeri ise akıncıların bulundukları eyalet veya sancak kadılıklarında muhafaza edilir, bu yolla herhangi bir yolsuzluğa meydan verilmezdi. Her akını müteakip, şehid ve malul olanların yerine çevik, iyi süvari ve kuvvetli gençler akıncı kaydedilirlerdi. Akıncı kanunu üzere öncelikle babası akıncı olanlar tercih edilirdi. Ayrıca akıncı kaydedilenlerin kefil göstermeleri mecburiydi.

Akıncılara tahsis edilen belirli bir maaş yoktu; elde ettikleri ganimetin 1/5’ini (Pençik resmi olarak) verdikten sonra, kalanla geçimlerini temin ederlerdi. Bazılarının ise timarları vardı (bkz. Timar). Sefere çıkarlarken düşman hududuna kadar yetecek yiyecek verilir, daha sonrasını kılıçlarıyla temin ederlerdi. Akıncılar arasında “Timarlı” ve “Tavcılar” grubu bulunurdu ki, bunlar kıdemli ve seferde yararlılık gösteren kimselerdi. Tavcılar aynı zamanda kazalarda çerilerin başıydılar. Sefer emri bunlara gelir; bu kişiler de emri altında olanları toplayıp akına katılırlardı.

Osmanlı Devletindeki akıncıların sayısı kat’i olarak ortaya konulmamakla beraber, 15. asır ortalarına kadar sayılarının 40.000 olduğunu tarih kitapları yazmaktadır. Birinci Kosova Savaşında akıncı mevcudunun 20.000 olduğu kayıtlıdır. 1559’daki bir yoklamaya göre ise, Turhanlı akıncılarının sayısı 7000 civarında görülüyor. Kanuni Sultan Süleymanın Budin ve Avusturya seferlerinde Mihalli akıncılarının sayısı devrin tarih kitaplarına 50.000 olarak geçmiştir.

Osmanlı ordusunun öncü kuvveti olan akıncılar, 1595 senesindeki Sadrazam Sinan Paşanın Eflak seferindeki mağlubiyetine kadar güçlerini korumuşlardır. Bu sefer dönüşünde akıncılar, Tuna üzerindeki uzun bir köprüyü geçmekte iken, Eflak Voyvodasının yoğun top ateşi açtırması ile, tahta köprünün çökmesi üzerine Tuna sularına gömüldüler. Karşıya geçemeyen bir kaç bin akıncı ise düşman kılıçları altında şehid oldular. Böylece Türk akıncı ocağı, bir daha altından kalkamayacağı büyük bir darbe yedi. Nitekim bu seferden sonraki kayıtlara göre akıncıların sayısı 3000’e inmiştir. Vaziyet bu duruma gelince, hükümet yeni tedbirler almak mecburiyetinde kalmış ve kalelerdeki “Serhat Kulu” teşkilatı takviye edilerek hudutların korunması bu teşkilata verilmiş, diğer taraftan da Kırım Hanlarının atlılarından faydalanma yoluna gidilmiştir.

Akıncı kanununa göre, eğer bir akıncı beyi bir şehir fethederse buradaki gayrimenkuller padişaha (devlete) ait olur; beylere de bu bölgenin köyleri timar olarak dağıtılırdı. Umumiyetle Akıncı beyleri de timarlardan elde ettikleri gelirleri hayır müesseseleri kurarak buralara vakfederlerdi.

Akıncıların kullandıkları silahlar da, süratle hareket etmelerine mani olmayacak şekildeydi. En çok kullandıkları silahlar, kılıç, kalkan, pala, mızrak ve bozdoğan denilen başı yuvarlak kısa saplı bir cins topuzdu. Akıncıların zırh kullananlarının sayısı oldukça azdı.

Akıncılar

Sivas iline bağlı ilçelerden biri.

misafir - 9 yıl önce
akıncılar, akın yapan askerlere osmanlı da verilen ad

Görüş/mesaj gerekli.
Markdown kullanılabilir.

Akıncı
3 yıl önce

Akıncı, (Osmanlı Türkçesi: آقنجى Aḳıncı) veya çoğul şekli ile Akıncılar, Osmanlı İmparatorluğu'nun askerî teşkilâtında, sınır bölgelerinde, düşman ülkelerine...

Akıncılar, Kıbrıs
3 yıl önce

kuzeye doğru ilerleyip Akıncılar köyünün ve kuzeyinde kalan kısmın bugün KKTC sınırları içerisinde olmasını sağladı. Akıncılar 1975'te Kıbrıs Türk Federe...

Akıncılar (anlam ayrımı)
6 yıl önce

Akıncılar, Sivas - Sivas ili ilçesi Akıncılar, Adapazarı, Sakarya ili Adapazarı ilçesine bağlı mahalle Akıncılar, Kâhta - Adıyaman ili Kâhta ilçesine bağlı...

Kayı, Akıncılar
6 yıl önce

Kayı, Sivas ilinin Akıncılar ilçesine bağlı bir köydür. Sivas iline 174 km, Akıncılar ilçesine 13 km uzaklıktadır. ^ http://www.yerelnet.org.tr/koyler/koy...

Kayı, Akıncılar, 1984, 1989, 1994, 1997, 1999, 2000, 2004, 2007, Abdurrahman, Akıncılar, Akıncılar, Sivas
Eskibağ, Akıncılar
7 yıl önce

Sivas ilinin Akıncılar ilçesine bağlı bir köydür. Köyün adının nereden geldiği ve geçmişi hakkında bilgi yoktur Sivas iline 180 km, Akıncılar ilçesine 13 km...

Eskibağ, Akıncılar, 1984, 1989, 1994, 1997, 1999, 2000, 2004, 2007, Abdurrahman, Akıncılar, Akıncılar, Sivas
Ballıdere, Akıncılar
6 yıl önce

Ballıdere, Sivas ilinin Akıncılar ilçesine bağlı bir köydür. Sivas iline 187 km, Akıncılar ilçesine 9 km uzaklıktadır. https://web.archive...

Ballıdere, Akıncılar, 1984, 1989, 1994, 1997, 1999, 2000, 2004, 2007, Abdurrahman, Akıncılar, Akıncılar, Sivas
Derecik, Akıncılar
6 yıl önce

Derecik, Sivas ilinin Akıncılar ilçesine bağlı bir köydür. Köyün adı eski tarihlerden bu yana Derecek-i Sümbül olarak bilinmektedir. Köy bu adı yanından...

Derecik, Akıncılar, 1984, 1989, 1994, 1997, 1999, 2000, 2004, 2007, Abdurrahman, Akıncılar, Akıncılar, Sivas
Akıncılar, Araç
6 yıl önce

Akıncılar, Kastamonu ilinin Araç ilçesine bağlı bir köydür. Köy, 1928 yılından bu yana aynı adı taşımaktadır. 1907 yılına kadar Toprak adı ile anılan...

Akıncılar, Araç, 1984, 1989, 1994, 1997, 1999, 2000, 2004, 2007, Abana, Kastamonu, Akgeçit, Araç