Ağlayan Kadınlar LahdiOsman Hamdi Bey tarafından 1877 yılında Sayda'daki kral mezarlarında, Iskender Lahdi ile aynı mezar odasında (Sayda Kral Nekropolü 3 Nolu mezar odası) bulunmuştur. Roma döneminden önceye ait sütunlu lahitler olup, işçiliği ile dünya lahitlerinin en önemlilerinden biri sayılır. Hellenistik dönem eseridir. MÖ 360 yılında ölen Sayda Kralı Straton'a ait olduğu ya da Sayda'lı bir zengin için yapıldığı tahmin edilmektedir. İstanbul Arkeoloji Müzelerinde sergilenmektedir. Tarihçe Sayda'daki kral mezarlığında diğer 21 lahit ile birlikte bulunduğu zaman Avrupa ve Amerika'da büyük bir etki yaratmıştır. Lahid, bulunmasından önceki bir dönemde soyulmuş olduğu için, içinde ait olduğu kişinin kemiklerinden ve bronz bir kemer tokasından başka bir şey bulunmamıştır. Sayda lahitleri Istanbul'a getirildiğinde lahitlere konacak bir yer bulunamadığı için bir müze yapılması ihtiyacı doğar. Osman Hamdi Bey'in Sanayi-i Nefise Mektebi hocalarından Mimar Alexandre Vallaury’e hazırlattığı planlara göre inşa edilen çekirdek binanın cephesi Ağlayan Kadınlar Lahdi'nden esinlenerek düzenlenmiştir. Bu yüzden müzeye önce Lahitler Müzesi denilmiştir. Özellikleri Yüksekliği 2,97 m, uzunluğu 2,54 m, en 1,37 m'dir. Dünyanın en iyi korunmuş lahitlerinden biridir. Lahdin üzerinde kralın ölümüne ağlayan kadınların ve cenaze kortejlerinin rölyefleri bulunmaktadır. Kapagin iki yaninda cenaze alayi, kaidenin etrafinda ise av sahneleri yer alir. Yapımında birden çok heykeltıraşın çalıştığı anlaşılmaktadır. Lahit, bir Ion tapınağı biçimindedir. Yunan yontu sanatının, doğulu etkiler taşıyan bir örneğidir. Betimlemeler Temel kısmında iyonik sütunlar arasında kimisi ayakta duran kimisi oturan 18 adet kadın figürü vardır. Kadınlar tavırlarında acılı bır ifade olmasına karşın, hareketleri birbirlerinden farklıdır. Bözlelikle esere canlılık kazandırılmıştır. Figürlerin tıraşlı kafaları, yalın ayakları, yırtık giysileri ve üzüntülerini yansıtan hareket ve ifadeleri Semitik topluluklara ait özelliklerdir. Sütunların arasında yer alan 18 üzgün kadın figürünün, Ortadoğu ülkelerinde yaygın olan ağlayıcı kadınlardan çok ölünün eşlerini ya da haremindeki kadınları temsil ettiği sanılmaktadır. Lahdin üst tarafındaki frizde bir cenaze merasimi sahnesi vardır. O devrin adet ve araçları hakkında fikir verebilecek nitelikte bir kompozisyondur. Lahdin alt tarafında ise, bir baışka friz vardır. Buraya bu frizi koymakla, esere yüceltme ve yükseltme fikri verilmiştir. Enis Batur'un Ağlayan Kadınlar Lahdi adında şiir kitabında bu lahit üzerindeki ağlayan kadın figürleri konu edilmiştir. Dış bağlantılar * Müzede çekilmiş bir film