31 Mart Vakası (İsyanı, Ayaklanması, Olayı yahut Hadisesi), II. Meşrutiyet'in ilanından sonra İstanbul'da yönetime karşı yapılmış büyük bir ayaklanmadır. Rumî Takvim'e göre 31 Mart 1325'te (13 Nisan 1909) başladığı için bu adla anılmıştır.
On üç gün süren ayaklanma, II. Meşrutiyet döneminin en önemli olaylarından biri olarak kabul edilir. Askerî bir isyan olarak ortaya çıkmasına rağmen isyana dahil olan softaların propagandaları sonucu sonradan dinî bir hal almıştır. Sebepleri tam olarak belirlenemeyen bu olayın planlı ve bilinçli bir hareket olup olmadığı kesinlik kazanmamıştır. İsyanın ilk günü hükûmet istifa etmiş, isyancı askerler yedi gün süre ile İstanbul'a hakim olmuştur.
Bir milletvekili, bir Nazır ve tespit edilemeyen sayıda asker ve sivilin hayatını kaybettiği isyan, Selanik'te bulunan Üçüncü ve Edirne'de bulunan İkinci Ordulara mensup askerlerin oluşturdukları, Rumeli halkının gönüllü katıldığı “Hareket Ordusu”nun İstanbul'a gelmesi ile bastırıldı. Üç gün süren çarpışmaların ardından sıkıyönetim ilan edildi; padişah II. Abdülhamit tahttan indirilip yerine V. Mehmed Reşad tahta çıktı. İsyana katılanlar ve destekleyenler yargılanarak 70 kişi idam edildi, 420 kişi ise çeşitli hapis cezalarına çarptırıldı.
Olay kimi arşiv belgelerinde “hareket-i irtica”, “hadise-i irtica”, kimi belgelerde de “hadise-i ihtilaliye”, “hareket-i ihtilaliye”, “harekât-ı iğtişaşiye” ve “vakıa-i ihtilaliye” tabirleri ile ifade edilmektedir. Türk siyasi tarihine irtica kavramının, bu olay ile birlikte girdiği kabul edilir. Ancak kimi araştırmacılar olayı bir irtica ayaklanmasından ziyade amacına ulaşamayan bir askerî darbe girişimi olarak değerlendirilir.
31 Mart Vakası'nda ölenlerin anısına İstanbul'da Abide-i Hürriyet adıyla bir ulusal anıt inşa edilmiştir.