Zekeriyazade Yahya Efendi

| resim = | resim_boyutu = | başlık = | doğum_adı = | doğum_tarihi = 1553 | doğum_yeri = İstanbul | ölüm_tarihi = 1644 | ölüm_yeri = İstanbul | yattığı_yer = | anıtlar = | ikamet = | milliyeti = | soyu = | vatandaşlık = | diğer_adları = | tanınma_nedeni = | eğitim = | aktif_yılları = | meslek = Şeyhülislam, kazasker, kadı, müderris, divan șairi | unvan = | etkiledikleri = | etkilendikleri = | önceki = | sonraki = | ebeveynler = | eş = | çocukları = | imza = | dipnotlar = }} Zekeriyazade Yahya Efendi (d. 1553 - 1644) 16. yüzyılın son yarısında ve 17. yüzyılın ilk yarısında çok uzun yaşıyan, Sultan I. Mustafa, Sultan IV. Murat ve Sultan I. İbrahim devirlerinde üç defa Şeyhülislam olarak yüksek devlet görevi yapmış bir alim ve ayni zamanda ünlü bir Türk divan şairidir. Hayatı İstanbul'da 1552 yılında doğmuştur. Babası III. Murat devrinde şeyhülislamlık yapmış olan Bayramzade Zekeriya Efendi olup 1592de ölmüştür. Babasının adı dolayısıyla Zekeriyazade Yahya Efendi olarak da bilinmektedir. Şeyhülislam Yahya çok mükemmel ve başarılı bir medrese eğitiminden sonra, devlet görevinde üstün zekası ve derin bilgisi sayesinde hızla yükselmiştir. Hicri 994 yilinda babası ile birlikte hacca gitmiştir. Döndükten sonra Hicri 995'de Atik Ali Paşa Medresesi, Hicri 998de Haseki Sultan medresesinde müderrisliğe atanmıştır. İstanbul'da daha başka medreselerde müderrislikten sonra Hicri 1004de Halep Kadısı tayin olunup İstanbul'dan ayrılmıştır. Sonra sırasıyla Şam, Bursa ve Edirne kadılığı görevlerini ifa etmiştir. Kasim 1603'de İstanbul Kadılığına atanmış; ertesi yıl azlolunmuş ise de Aralik 1605'de Anadolu Kazaskeri görevine atanmış; sonra da Nisan 1606-1607'da Rumeli Kazaskerliği yapmistir. Rumeli Kazaskeri görevini Ocak 1610-Subat 1611 doneminde ikinci kez ve 1617-1619 doneminde üçüncü kez ifa etmiştir. Sultan I. Mustafa'nın ikinci sultanlığının son yılında 1622'de ilk defa şeyhülislamlık makamına getirilmiştir. Bu arada I. Mustafa'nin ikinci defa saltanatı sırasinda Sadrıazam olan Mere Hüseyin Paşa'nin azledilip edilmemesi meselesine karışmıştır. Ancak bir yıl sonra yeni Sadrıazam olan Kemankeş Ali Paşa ile geçinmediği için bu makamdan azledilmiştir. İki yıl sonra 1624'de Sultan IV. Murad'in velayet altında olduğu devirde ikinci defa şeyhülislamlık makamına atanmış ve 7 yıl bu makamda hizmet etmiştir. 7 Subat 1632de Sadrıazam Hafız Ahmed Paşa aleyhinde yapılan komplolar sonucu ortaya çıkan kargaşalıkta binlerce kişi Topkapı Sarayı'na yürümüş ve aralarında Sadrazam, Yeniçeri Ağası ve Şeyhülislam Yahya Efendi'nin ismi de bulunan 17 kişilik bir listeyi idam edilmeleri isteği ile padişaha sunmuşlardır. Sadrazaman Hafız Ahmed Paşa'nın hunharca öldürülmesi ile durulan bu ayaklanma dolayısıyla Şeyhülislam Yahya Efendi görevinden çekilmek zorunda kalmıştır. Fitne durulduktan sonra Sultan IV. Murad şaire iltifat ederek "Bunlar seni azlittiler amma ben azl etmedim. Çiftliğine git, bize dua ile meşgul ol. Padişahın padişah olduğu vakit sen de kemakan müfti olursun" dediği bildirilmiştir. Şair önce Sultan Selim civarındaki konağına ve sonra da Topkapı'daki çiftliğine çekilmiştir. 1633'de Sultan IV. Murad yeni bir ayaklanmayı şiddetle bastırıp eski ayaklanma elebaşılarını ve onları kişkırtan devlet adamlarını ortadan kaldırıp devlet idaresini kendi eline aldıktan sonra, Yahya Efendi üçüncü defa şeyhülislamlık makamına atanmış ve bu kez ölümüne kadar bu makamda kalmıştır. Zekeriyazade Yahya Efendi'nin seyhülislamlıginin son yilibda Cinci Hoca ortaya cikarak padisak I. Ibrahim uzerinde tesir yapmasi devlet islerinde Zekeriyazade Yahya Efendi'nin etkilerini hemen hemen hice indirmis ve onun bir kenara atilmasina neden olmustur. Ölümü İstanbul'da Subat 1644dedir. Olumunde yasi sekseni gecmisti. Cenazesi Istanbul halki tarafindan eller uzerinde tasinmis Sultan Selim'de babasinin mezari yanina gomulmustur. Bir şair ve iyi bir insan olarak halk tarafından da sevildiği cenaze namazındaki çok büyük bir kalabalık ile anlaşılmaktadır.. Şeyhülislam Yahya Efendi 92-93 yıl yaşamış ve 20 yıl süre ile üç defa şeyhülislamlık makamında bulunmuştur. Çağdaşları tarafından hoşsobhet, nüktedan, mütevazı, kerim bir zat olarak tanınmıştır. Özellikle Sultan IV. Murad tarafından son derece sevgi ve saygıya layık görülmüş; hatta padişah Şeyhülislam Yahya Efendi'nin elini bile öpmüştür. Bu Sultan döneminde alışılmış geleneklerin aksine Şeyhülislam Yahya Efendi, uğur getirir inancı ile, IV. Murad'ın Revan Seferi ve Irak Seferi (ve Bağdat'in Fethine) iştirak ettirilmiştir. Edebi Kişiliği Şeyhülislam Yahya Efendi şair olarak çağının gerçek gazel ustalarından biri olarak değerlendirilmektedir. Dili zarif ve temiz, hayali zengin, ifadesi ince ve nükteli bir şairdir. Günlük zevkleri, duyguları, aşkları, samimi bir eda ile işlemiştir. Sanatlara düşkün değildir. Aşıkane, kalenderane, rindane ve bazan şuh bir edası vardır. Gazelde rubai veznini kullanan ilk şairdir. Ünlü İngiliz Türkologu Gibb Yahya Efendi'yi "Bir taraftan Baki'ye, bir taraftan Nedim'e" el veren büyük bir şair olarak tarif etmiştir. Seyhülislam Yahya Baki'yi Nedim;e yaklaştıran çizgi üzerinde değerlendirilir. Zamanının şairleri, (Nef'i, Şerif Sabri ve Naili Kadim) onu övmüşlerdir. Daha sonraki nesillerden Nedim ve Ziya Paşa özel mısralarla Şeyhülislam Yahya Efendi'nin şairliğini açıkca belirtmişlerdir. Ancak kökten dinci softalar, örneğin Fatih Camii vaazı olan Hurşid Çavuşoğlu, Şeyhülislam Yahya Efendi'nin şiirlerinden hoşlanmamışlar ve hatta onu kafirlikle suçlamışlardır. Diğer taraftan Nefinin Şeyhülislam Yahya Efendi aleyhindeki hicviyeleri de çok ünlüdür. Başlıca eseri Şeyhülislam Yahya Efendi'nin başlıca edebi eseri Divan'ıdir. Bu Divan içinde Sultan II. Osman, Sultan IV. Murad ve Hace Efendi için yazılanlardan başka hiç kaside yoktur. Divan'in başında bulunan bir Na't ve içinde bir sakiname ve bir tahmis bulunmaktadır. Bunlar dışında Divan tamamen gazeller ile doludur. Zaten Şeyhülislam Yahya Efendi Türk edebiyat tarihinde gazelleri ile tanınmıştır. Eserlerinden örnek

Bir gazel - 'dirsün' redifli

Koymayub takatim feryada nalan olmasun dirsün
Gözüm yaşını alursun da giryan olmasun dirsün Cefa taşıyla mir'at-ı dilim sad pare eylersin
Ne mümkündür yine hatır-perişan olmasun dirsün Melahat mülkini teshir idüb şemşir-i gamzenle
Güzellik kişverinde gayri sultan olmasun dirsün Benim zannitdüğüm bu kim gurur-i hüsnüne bir gün
Felekde mihr-i rahşan mah-i taban olmasun dirsün Yine kul olmasun Yahya sana ey padişah-ı hüsn
Yolumda senden özge kimse kurban olmasun dirsün Vezin: Mefailün mefailün mefailün mefailün Kaynakca Ayrıca bakınız * Osmanlı şeyhülislamları listesi Dış bağlantılar * Uzunçarşılı, İsmail Hakkı, (1954) Osmanlı Tarihi III. Cilt, 2. Kısım , XVI. Yüzyıl Ortalarından XVII. Yüzyıl Sonuna kadar), Ankara: Türk Tarih Kurumu (Altıncı Baskı 2011 ISBN:978-975-16-0010) say.462-464 * Mehmed Süreyya (haz. Nuri Akbayar) (1996), Sicill-i Osmani, İstanbul:Tarih Vakfı Yurt Yayınları ISBN:975-333-0383 C.IV say.636 [1] * Cengiz, Halil Erdogan (1983) Divan Şiiri Antolojisi, Ankara: Bilgi Yayinevi say.490

Kaynaklar

Vikipedi

Bu konuda henüz görüş yok.
Görüş/mesaj gerekli.
Markdown kullanılabilir.