Sivasi Abbülmecid Efendi

Kısaca: Anadolu’da yetişen evliyânın büyüklerinden. İsmi, Abdülmecîd, künyesi Ebü’l-Hayr, lakabı Mecdüddîn’dir. İsmi, Abdülmecîd Şirvânî’nin ismine hürmeten konulmuştur. Şinâsî nisbesiyle meşhûr olmuştur. Şiirlerinde Şeyhî mahlasını kullanır. Tasavvufta, Halvetiyye yolunda Şemsiyye kolunun kurucusu Şemseddîn Sivâsî hazretlerinin yeğenidir. Babasının ismi Muharrem Efendidir. 1563 (H.971) senesinde Tokat’ın Zile ilçesinde doğdu. 1639 (H.1049) senesinde İstanbul’da vefât etti. ...devamı ☟

Anadolu’da yetişen evliyanın büyüklerinden. İsmi, Abdülmecid, künyesi Ebü’l-Hayr, lakabı Mecdüddin’dir. İsmi, Abdülmecid Şirvani’nin ismine hürmeten konulmuştur. Şinasi nisbesiyle meşhur olmuştur. Şiirlerinde Şeyhi mahlasını kullanır. Tasavvufta, Halvetiyye yolunda Şemsiyye kolunun kurucusu Şemseddin Sivasi hazretlerinin yeğenidir. Babasının ismi Muharrem Efendidir. 1563 (H.971) senesinde Tokat’ın Zile ilçesinde doğdu. 1639 (H.1049) senesinde İstanbul’da vefat etti.

Küçük yaştan ibaren babasından ilim öğrenen Abdülmecid Efendi, yedi yaşına geldiği zaman Kur’an-ı kerimi ezberledi. Amcası Şemseddin Efendiden (Kara Şems) zahiri ve batıni ilimleri tahsil etti. Arabi ilimler, fıkıh, tefsir ve hadis ilimlerinde yüksek derece sahibi olup, amcasından icazet (diploma) aldı. Uzun müddet Şemseddin Sivasi’nin sohbetinde kalıp, tasavvufi hakikatlere kavuştu ve yüksek manevi derecelere ulaştı. Otuz yaşına gelince, Merzifon ve çevresi ahalisine Allahü tealanın emir ve yasaklarını anlatmakla vazifelendirildi. Daha sonra Zile’deki Halveti Dergahında irşatla vazifelendirildi. Burada talebe yetiştirmekle meşgul oldu. Sivas’taki Şemsiyye Dergahı Şeyhi Recep Efendi vefat edince, onun vazifesini yürüttü. İlim ve irfandaki şöhretini duyan Sultan Üçüncü Mehmed Hanın daveti üzerine İstanbul’a geldi. Bir müddet Ayasofya civarında oturdu. Daha sonra Eyyub Nişancası’ndaki kendisine hediye edilen bahçe içindeki eve yerleşti. Dar-üs-saade ağalarından Mehmed Ağanın Çarşamba’da yaptırdığı MehmedAğa Dergahında insanlara İslam dininin emir ve yasaklarını anlatmakla vazifelendirildi.

İstanbul’da çeşitli camilerde halka vaz ve nasihat etti. Sultan Selim civarında bir mescid ve Sivasi Dergahını inşa ettirip, hizmet etti. Sultanahmed Camiinin temel atma ve açılış törenlerinde bulunup dua etti ve ilk vazı verdi. Vefat edinceye kadar Sultanahmed Camiinin vaizliğini yaptı.

Sultan Üçüncü Mehmed, Birinci Ahmed, Birinci Mustafa, Genç Osman ve Dördüncü Murad Han devirlerinde yaşayanSivasi Abdülmecid Efendi, sultanlara ve diğer devlet adamlarına nasihatlerde bulundu. Karayazıcı veUzunbölükbaşı isyanlarının bastırılmasında önemli rolü oldu. Sultan Dördüncü Murad’a Bağdat’ın fethedileceğini müjdeledi. Padişah sefere çıkarken de hazret-i Ömer’in kılıcını beline o kuşattı.

İlim, irfan ve güzel ahlak sahibi olan Sivasi Abdülmecid Efendi, zaman zaman padişahlara verdiği manzum şikayetnamelerde memleketin ve milletin içinde bulunduğu hali anlatmış, başarıya ulaşmak için adaletli davranılmasını ve istişareyi, ehline danışmayı tavsiye etmiştir. İslam dininin hep ilerlemeyi emrettiğini anlatmış, gelişmelere karşı çıkan din adamı kılığına girmiş din düşmanlarıyla, tarikatçı geçinen cahil ve sapık kimselerle ve bid’at ehliyle mücadele etmiştir. İstanbul’da vaz, nasihat ve irşatla meşgulken, 1639 (H. 1049) senesinde vefat etti. Eyüp Nişancası’ndaki evinin bahçesine defnedildi. Vefatından iki yıl sonra, gördüğü bir rüya üzerine Mahpeyker Kösem Sultan, kabrinin üzerine bir türbe yaptırdı. Türbe bugün çok harap bir haldedir.

Eserleri:

Şeyhi mahlasıyla pek güzel şiirler yazan Sivasi Abdülmecid Efendinin eserlerinden bazıları şunlardır:

1) Fatiha Tefsiri, 2) Mesnevi Şerhi, 3) Lezaiz-ül-Âsar ve Letaif-ül-Ezhar, 4) Dürer-ül-Akaid, 5) Divan-ı İlahiyat, 6) İrade-i Cüz’iyye, 7) Hadis-i Erbain.

Bu konuda henüz görüş yok.
Görüş/mesaj gerekli.
Markdown kullanılabilir.