Singular

Singular

1. anlamı tekil kelime, gram, i; tek şey, singularity tuhaflık, garabet; müstesna, eşsiz; tekil, müfret, gram; tuhaf, görülmemiş, bambaşka, garip; s, yalnız, tek, münferit, ayrı; özellik, dikkati çeken şey, singularlymüstesna olarak, hususiyet.
2. anlamı yalnız. tek. ayrı. tuhaf. garip. acayip. olağanüstü. benzersiz. eşsiz. tekil. tekil sözcük.

Singular

Singular İngilizce anlamı ve tanımı

Singular anlamları

  1. (a.) Each; individual; as, to convey several parcels of land, all and singular.
  2. (a.) Standing by itself; out of the ordinary course; unusual; uncommon; strange; as, a singular phenomenon.
  3. (noun) An individual instance; a particular.
  4. (a.) Being alone; belonging to, or being, that of which there is but one; unique.
  5. (noun) The singular number, or the number denoting one person or thing; a word in the singular number.
  6. (a.) Distinguished as existing in a very high degree; rarely equaled; eminent; extraordinary; exceptional; as, a man of singular gravity or attainments.
  7. (a.) Engaged in by only one on a side; single.
  8. (a.) Existing by itself; single; individual.
  9. (a.) Separate or apart from others; single; distinct.
  10. (a.) Departing from general usage or expectations; odd; whimsical; -- often implying disapproval or consure.
  11. (a.) Denoting one person or thing; as, the singular number; -- opposed to dual and plural.

Singular tanım:

Kelime: sin·gu·lar
Söyleniş: 'si[ng]-gy&-l&r
İşlev: adjective
Kökeni: Middle English singuler, from Middle French, from Latin singularis, from singulus only one -- more at SINGLE
1 a : of or relating to a separate person or thing : INDIVIDUAL b : of, relating to, or being a word form denoting one person, thing, or instance c : of or relating to a single instance or to something considered by itself
2 : distinguished by superiority : EXCEPTIONAL an artist of singular attainments
3 : being out of the ordinary : UNUSUAL on the way home we had a singular adventure
4 : departing from general usage or expectation : PECULIAR, ODD the air had a singular chill
5 a of a matrix : having a determinant equal to zero b of a linear transformation : having the property that the matrix of coefficients of the new variables has a determinant equal to zero
synonym see STRANGE
- sin·gu·lar·ly adverb

Singular ile eşanlamlı (synonym) kelimeler

Curious, Funny, Odd, Peculiar, Queer, Remarkable, Rum, Rummy, Unique,

Singular ile zıt (antonym) anlamlı kelimeler

Plural,

Singular

İngilizce Singular kelimesinin İspanyolca karşılığı.
s. (Gram.) el (género) singular
adj. singular

Singular

İngilizce Singular kelimesinin Fransızca karşılığı.
n. singulier, forme singulière (grammaire)
adj. singulier; rare, remarquable; bizarre

Singular

İngilizce Singular kelimesinin Almanca karşılığı.
n. Singular, Einzahl (grammatischer Begriff)
adj. einzeln; einzig in seiner Art, ungewöhnlich; einzig; seltsam, anders

Singular

İngilizce Singular kelimesinin İtalyanca karşılığı.
s. (Gramm) singolare
agg. eccezionale, straordinario, singolare; originale, strano, eccentrico, bizzarro; unico, a sé

Singular

İngilizce Singular kelimesinin Portekizce karşılığı.
s. único, singular (na gramática)
adj. singular; especial, fora-de-série; exclusivo; esquisito, diferente

Singular

i. tekil isim
s. tekil, tek, kişisel, bireysel, eşsiz, olağandışı, acayip, tuhaf

Singular

Almanca Singular kelimesinin İngilizce karşılığı.
n. singular

Singular

Portekizce Singular kelimesinin İngilizce karşılığı.
adj. particular, peculiar; novel, quaint; remarkable, singular; special, strange

Singular

İspanyolca Singular kelimesinin İngilizce karşılığı.
adj. odd, remarkable, singular

Singular

İngilizce Singular kelimesinin Flemenkçe karşılığı.
zn. enkelvoud
bn. enig; apart, speciaal, ongewoon; van speciale aard; vreemd, eigenaardig

Singular

n. form of a word that designates only one referent (Grammar)
adj. single; remarkable, exceptional; unique; odd, queer
n. singular, form of a word that designates only one referent (Grammar)

Singular

Almanca Singular kelimesinin Fransızca karşılığı.
n. singulier (m)

Singular

Almanca Singular kelimesinin İtalyanca karşılığı.
n. singolare {gramm.} (m)

Singular

Almanca Singular kelimesinin İspanyolca karşılığı.
n. singular (m)

Singular

Almanca Singular kelimesinin Türkçe karşılığı.
i. tekil (m)

Singular

Portekizce Singular kelimesinin Fransızca karşılığı.
1. (hábito) étrange; bizarre; curieux2. (comparação) unique; seul en son genre
3. (qualidade) singulier; unique4. (lingüística) singulier
5. (comportamento) singulier6. (lingüística) singulier (m)

Singular

İspanyolca Singular kelimesinin Fransızca karşılığı.
1. (hábito) étrange; bizarre; curieux2. (calidad) singulier; unique
3. (lingüística) singulier4. (comportamiento) singulier
5. (excepcional) exceptionnel; extraordinaire6. (lingüística) singulier (m)

Singular

İspanyolca Singular kelimesinin Almanca karşılığı.
n. einzahl, singular
a. einzeln, singulär, einzigartig, besondere, ausnehmend, außerordentlich, originell, kurios, selten, seltsam, merkwürdig, sonderbar, eigenartig, sonderlich, absonderlich, wunderlich

Bu konuda henüz görüş yok.
Görüş/mesaj gerekli.
Markdown kullanılabilir.

Avrupa Toplulukları
6 yıl önce

Mart 2012 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 30 Ocak 2009. European Community (EC). The often used singular of the European Communities. ...

Elohim
2 yıl önce

Britannica, Inc. 20 Temmuz 1998. Erişim tarihi: 1 Ağustos 2020. Elohim, singular Eloah, (Hebrew: God), the God of Israel in the Old Testament. A plural...

Elohim, Kutsal Kitap, Taslak şablonları, Yehova, İbrani, Taslak madde
Petrus Gonsalvus
6 yıl önce

Antonietta Gonsalvus ^ "Ve la luz El salvaje gentilhombre de Tenerife. La singular historia de Pedro González y sus hijos" (İbyolca). bienmesabe. 16 Ekim...

Peter Frederick Strawson
6 yıl önce

J. Ayer et al., The Revolution in Philosophy. London: Macmillan, 1956 "Singular Terms, Ontology and Identity" (Mind, Vol. 65, 1956) "In Defence of a Dogma"...

Aijaz Ahmad
6 yıl önce

Siyaset, Kültür, 2007) bulunmaktadır. Aynı zamanda editörlüğünü yaptığı A Singular Voice: Collected Writings of Michael Sprinker adında bir derleme de bulunmaktadır...

Aijaz Ahmad, ABD, Britanya, Fredric Jameson, Hindistan, Hintli, Kanada, Kişi, Marksist edebiyat kuramı, Pakistan, Profesör
Edward Donovan
2 yıl önce

Upwards to Two Hundred and Fifty Figures and Descriptions of the Most Singular and Beautiful Species, Selected Chiefly from Those Recently Discovered...

Limbik Sistem
2 yıl önce

forniks kolonu, mammiller cisim, septum pellusidiyum, habenular komissür, singular girus, parahipokampal girüs, limbik korteks, ve limbik orta beyin alanlarını...