Provoke

Provoke

1. anlamı "Kışkırtmak" anlamındaki provoke etmek birleşik fiilinde kullanılır.
2. anlamı harekete geçirmek; provoke tahrik et, küs- provokingasaba dokuprovokinglykızdıracak şeki; sebep olbe provoked kızmak; teşvik etmek, tahrik etmek, dürtmek; kızdırmak, öfkelendirmek, sinirlendirmek.
3. anlamı kışkırtmak. tahrik etmek. kızdırmak. öfkelendirmek. -e neden olmak.

Provoke

Provoke İngilizce anlamı ve tanımı

Provoke anlamları

  1. (v. i.) To cause provocation or anger.
  2. (v. i.) To appeal. [A Latinism]
  3. (v. t.) To call forth; to call into being or action; esp., to incense to action, a faculty or passion, as love, hate, or ambition; hence, commonly, to incite, as a person, to action by a challenge, by taunts, or by defiance; to exasperate; to irritate; to offend intolerably; to cause to retaliate.

Provoke tanım:

Kelime: pro·voke
Söyleniş: pr&-'vOk
İşlev: transitive verb
Türleri: pro·voked; pro·vok·ing
Kökeni: Middle English, from Middle French provoquer, from Latin provocare, from pro- forth vocare to call, from voc-, vox voice -- more at PRO-, VOICE
1 a archaic : to arouse to a feeling or action b : to incite to anger
2 a : to call forth (as a feeling or action) : EVOKE provoke laughter b : to stir up purposely provoke a fight c : to provide the needed stimulus for will provoke a lot of discussion
- pro·vok·er noun
synonyms PROVOKE, EXCITE, STIMULATE, PIQUE, QUICKEN mean to arouse as if by pricking. PROVOKE directs attention to the response called forth my stories usually provoke laughter . EXCITE implies a stirring up or moving profoundly news that excited anger and frustration . STIMULATE suggests a rousing out of lethargy, quiescence, or indifference stimulating conversation . PIQUE suggests stimulating by mild irritation or challenge that remark piqued my interest . QUICKEN implies beneficially stimulating and making active or lively the high salary quickened her desire to have the job . synonym see in addition IRRITATE

Provoke ile eşanlamlı (synonym) kelimeler

Arouse, Beset, Chevy, Chivy, Elicit, Enkindle, Evoke, Fire, Harass, Harry, Kindle, Molest, Plague, Raise, Stimulate,

Provoke

İngilizce Provoke kelimesinin İspanyolca karşılığı.
v. provocar, causar, desencadenar, inspirar, motivar, suscitar; provocar a, afrentar, atizar, azuzar, concitar, encorajinar, enojar, excitar, incitar, meterse con, poner disgustado, retar, torear

Provoke

İngilizce Provoke kelimesinin Fransızca karşılığı.
v. provoquer, pousser, inciter; exciter; irriter, contrarier; stimuler

Provoke

İngilizce Provoke kelimesinin Almanca karşılığı.
v. ärgern; reizen; erregen; provozieren

Provoke

İngilizce Provoke kelimesinin İtalyanca karşılığı.
v. provocare, irritare, esasperare; spingere, incitare; suscitare, destare; stimolare

Provoke

İngilizce Provoke kelimesinin Portekizce karşılığı.
v. provocar, irritar; implicar com; excitar, estimular; perturbar, incitar a-

Provoke

f. kışkırtmak, tahrik etmek, kızıştırmak, sebep olmak, üstüne varmak, çıkarmak, neden olmak, uyandırmak (merak vb.), kızdırmak

Provoke

İngilizce Provoke kelimesinin Flemenkçe karşılığı.
ww. wekken, opwekken, gaande maken, veroorzaken, uitlokken, aansporen, aanzetten, aanstoken, aanhitsen, ophitsen, prikkelen, tergen, irriteren

Provoke

v. anger, irritate, annoy; incite, instigate; stimulate, arouse; cause, induce, bring out

Provoke

Türkçe Provoke kelimesinin Almanca karşılığı.
provoziert

Bu konuda henüz görüş yok.
Görüş/mesaj gerekli.
Markdown kullanılabilir.

Ağrılı dentin sendromu
6 yıl önce

uyaranlara karşı oluşan provoke ağrılar sendromun en tipik ağrılı bulgusudur. Ağrılı dentin sendromunda spontan ağrı yoktur. Provoke ağrı etkeni ortadan kalkınca...

The Roads of Kiarostami (film)
6 yıl önce

gözlemlerlerle sade siyah-beyaz fotoğrafları, müziği ve politik açıdan provoke edici finali birleştirir ve doğa manzaralarının gücünü yansıtır. İngilizce...

The Roads of Kiarostami (film), 2006, Abbas Kiyarüstemi, Belgesel, Farsça, Fransa, IMDb, Sinema, Taslak, İngilizce, İran
Provo (hareket)
6 yıl önce

kurulan karşı kültür hareketi. Roel van Duyn ve beraberindekiler toplumu provoke ederek uyandırmak istediler. Provolar, kendilerini tuhaf eylemlerle insanlara...

Deniz yılanı
2 yıl önce

arasındaki en güçlü zehire sahiptirler. Bazıları uysal yaradılışlı ve sadece provoke edildiklerinde ısırırlarken iken bazıları da daha fazla agresiftir. Şu...

Donald Duck
2 yıl önce

zaman pantolon giymez. Donald'ın en ünlü kişilik özelliği onun kolayca provoke olabilen ve parlama tehlikesi olan öfkeli bir karakter olmasıdır. Donald...

Ghost Rider (motosiklet sürücüsü)
6 yıl önce

farklı açılarda kameralar yerleştirerek kalabalık yollarda, polisleri provoke ederek yüksek hızlarda kovalama yaşanmasına neden olmaktadır. Ghost Rider'ın...

Rusya Federal Güvenlik Servisi
6 yıl önce

araştırmacı gazetecileri, aykırı fikirdekileri ve muhalif siyasetçileri provoke edilmesinin ve baskı altında tutulmasının da bulunduğu çeşitli aktif tedbirlere...

MWC model
6 yıl önce

farmakolojik bir reseptörün aktif formunu stabilize eder. Konformal geçişi provoke eder gibidir. Modelin önemli bir özelliği de bağlanma fonksiyonu (regülatöre...