Sıkıntı ve bunalım içindeki şair kendini içkiye vermiş, sık sık çılgınlık nöbetleri geçirmeğe başlamıştı. 1870'te, Verlaine için sevginin ve huzur dolu bir yaşamın en büyük umudu olan, «ışıktan bir varlık» diye nitelediği Mathilde Maute ile evlenmesi, şairin ruhundaki huzursuzluk ve bunalımı biraz yatıştırdı.
Ne var ki, 1871'de Rimbaud ile tanışması, onunla birlikte yaptığı yolculuklar (Verlaine bu yolculuktan Sözsüz Romanslar adlı eserinde anlatır) ve bu dostluğu yıkan acı olaylar (Verlaine, dostuna tabancayla ateş etmiş ve bu yüzden de iki yıl hapis cezasına çarptırılmıştı) sanatçının hayatını yeniden altüst etti. Dinini değiştirdi, kendini düzenli, namuslu ve dindar bir hayat yaşamağa zorladı, fakat bir süre sonra unutulmuşluk, serserilik ve yoksulluk yakasına yapışmakta gecikmedi.
Dünya zevklerine dönük, basit ve tertemiz bir mutluluğun özlemini dile getiren dizelerinde Verlaine, Şiir Sanatı adlı kitabından alınan şu ünlü formüle aynen uyar: «Her şeyden önce müzik».
Bazı Eserleri
Fetes Galantes (Şenlikli Bayramlar), la Bonne Chanson (Mutlu Şarkı), Sagesse (Bilgelik), Jadis et Naguere (Bir Zamanlar ve Geçenlerde), Parallelement, Mes Prisons (Hapiste Geçen Yıllarım).
Görüşler