Igor Stravinsky

Kısaca: Tam adı İgor Fyodoroviç Stravinski olan Rus asıllı besteci Stravinsky, 17 Haziran 1882'de, Rusya'da dünyaya geldi. Kiev ve Petersburg operalarında ünlenmiş yetenekli bas şarkıcı Fyodor İgnatiyeviç Stravinski’nin dört oğlundan üçüncüsü olan Stravinsky, küçük yaşta müziği sevmiş; babasının evdeki provalarını dinlemiş; dokuz yaşında piyano, ardından da armoni ve kontrpuan derslerine başlamıştır. ...devamı ☟

Tam adı İgor Fyodoroviç Stravinski olan Rus asıllı besteci Stravinsky, 17 Haziran 1882'de, Rusya'da dünyaya geldi. Kiev ve Petersburg operalarında ünlenmiş yetenekli bas şarkıcı Fyodor İgnatiyeviç Stravinski’nin dört oğlundan üçüncüsü olan Stravinsky, küçük yaşta müziği sevmiş; babasının evdeki provalarını dinlemiş; dokuz yaşında piyano, ardından da armoni ve kontrpuan derslerine başlamıştır. Ama müziğe yatkınlığına karşın, ailesinin müziği meslek seçmesine izin vermemesi üzerine ceza hukuku ve hukuk felsefesi öğrenimi için Petersburg Üniversitesine’ne gönderildi. Üniversiteyi Rimski-Korsakof’un oğluyla birlikte okudu, bu arada müzik ilgisi kompozisyona yöneldi. 1902 yazında

Rimski-Korsakof ile tanıştı. Ertesi yıl Rimski-Korsakof’tan özel ders almaya başladı ve üç yıl kadar (1903-06) ders almayı sürdürdü. Rimski-Korsakof’la sürekli tartıştığı kompozisyonları, gene onun aracılığıyla Petersburg’da özel ya da halka açık konserlerde seslendirildi. Mi-bemol majör Senfoni’nin (1905-07) yanı sıra, Rimski-Korsakof’un kızına düğün armağanı olarak yazdığı “Feyervek” de (1908; Havai Fişekler) bu tür konserlerde çalındı. Bu son yapıt seslendirilmeden hemen önce ölen ustasının anısına yazdığı cenaze ağıtı (1908) ise Petersburg’da çalındı, ama müziği günümüze ulaşmadı. 1905’te üniversiteden mezun olan Stravinsky, 1906’da kuzeni Yekaterina Nossenko’yla evlendi. 1907’de oğulları Theodore, ertesi yıl da kızları Ludmilla doğdu.

6 Şubat 1909’da Petersburg’da Stravinsky’nin “Peyerverk” ve “Scherzo Fantastique” (1907-08) adlı orkestra parçasını dinleyen emprezaryo Sergey Diaghilev, ondan Rus Balesi’nin 1909 sezonu için çeşitli bale müziklerinin orkestra düzenlemesini yapmasını istedi. 1910 sezonu içinde yeni bir bale müziği ısmarladı. Böylece ortaya çıkan “Jar-ptitsa”nın (L’Oiseau de feu; Ateş Kuşu) 25 Haziran 1910’da Paris Operası’ndaki büyük başarısı üzerine Stravinsky, piyano ve orkestra için yazmaya başladığı “Konzertstück”ü (Konser Parçası) Diaghilev’in de ısrarıyla baleye uyarladı; “Petruşka” adlı bu yapıtı Rus Balesi 1911-1913 arasında tamamladığı “Lesacre du printemps” (Vesna suyaşçennaya; Bahar Ayini) adlı bu çalışmasının dinamik müziği 29 Mayıs 1913’te Paris’in Champs Elysees Tiyatrosu’ndaki ilk gösteride büyük bir skandala yol açtı.

1908-1909 yıllarında başladığı, Hans Christian Andersen’in “Bülbül” masalına dayanan kısa operası ise, 1913’te sahneleneceği Moskova Özgür Tiyatrosu’nun dağılması üzerine Diaghilev tarafından uyarlanarak Rus Balesi’nin 1914 yaz programına alındı. Stravinsky o yaz başladığı “Les Hoces” (Svadebka; Düğünler) adlı bale kantatını Rus köylü temaları ve töreleri üzerine kurmaya karar verdi. Savaşın araya girmesiyle ancak 1917’de tamamlayabildiği kompozisyonun orkestra düzenlemesini 1923’e değin bitiremedi. Rus Balesi’yle ilişkileri yüzünden 1910-14 arasında Rusya’da fazla kalamamıştı. Savaş yıllarını ise tümüyle İsviçre’de geçirdi. Ailesinin vereme yatkınlığı da İsviçre iklimini çekici kılıyordu. İkinci oğlu Soulima 1910’da Lozan’da, ikinci kızı Milena 1914’te Leysin’de doğdu. “Bahar Ayini”nin bazı bölümleriyle Solovey de (Bülbül) İsviçre’de yazıldı.

Savaş ilerledikçe Stravinsky yalnızca Rusya’dan değil, Rus Balesi’nden ve merkezi Berlin’de bulunan müzik yayımcısından da koptu. Savaş sırasında yazdığı kompozisyonların birçoğu için Cenevre’de bir yayımcı buldu. İsviçreli romancı Ferdinand Ramuz’la birlikte gezginci küçük bir tiyatro için, “okunacak oynanacak ve dans edilecek” eğlendirici “L Histoire du soldat”yı (Askerin Öyküsü) yazdı.

Savaş bitince Fransa’ya yerleşerek yaklaşık 20 yıl (1920-39) çeşitli Fransız kentlerinde oturdu. Bu yıllar da müziğinde de köklü bir değişikliğe giderek önceki üslubunu belirleyen Rus öğeleri yerine yeni-klasik anlatımı benimsedi. Ama yepyeni bir tarzda yazabilmek için büyük çaba göstermek zorunda kaldı ve ancak “örnekleme, deneme ve birleştirme” yılları dediği uzun çalışmaların ardından, önceki büyük yapıtlarıyla boy ölçüşebilecek “Oedipus Rex” (1927; Kral Oedipus) ve “Lasymphonie de Psaumes” (1930; Mezmurlar Senfonisi) gibi yeni yapıtlar verdi.

Savaştan hemen sonra Stravinsky, Rus Balesi’yle yeniden, ama bu kez çok daha gevşek bağ kurdu. Diaghilev’in isteği üzerine 1920’de Giovanni Battista Pergolesi’nin müziğine dayanan “Pulcinella” (1920) bale düzenlenmesini yaptı. Bu topluluk için yazdığı son bale “Apollon Musagete” (1928; Musaların Başı Apollon) oldu. Ertesi yıl Diaghilev öldü ve topluluk dağıldı.

Rusya’daki mülklerini yitiren Stravinsky, gelir sağlamak için yan uğraş olarak piyanistliğe ve orkestra şefliğine yöneldi. Piyano ve nefesli çalgılar için konçerto (1923-24), piyano için Sonat ((1924), piyano için La Majör Serenat (1925), piyano ve orkestra için Capriccio (1929), iki solo piyano için Konçerto (1935) gibi bazı yapıtlarını da solocu olarak kendisi için yazdı. Daha çok Avrupa’da turneye çıktıysa da üç kez Kuzey Amerika’ya (1925, 1935 ve 1937) bir kez de Güney Amerika’ya (1936) gitti. Bu arada bale müziği yazmayı da sürdürdü. Rus dansçı Ida Rubinstein’ın 1920’lerin sonunda oluşturduğu topluluk için iki bale müziği yazdı. Bunlardan “Le Baiser de la Fee”yi (1928; Perinin Öpüşü) Çaykovski’nin piyano ve vokal müziğinden seçmeler üzerine kurdu. “Persephone”daysa (1934) Andre Gide’in bir şiirini temel aldı. Ardından, yeni kurulan Amerikan Bale Topluluğu için “The Card Party”yi (1937; İskambil Partisi) yazdı.

1938’de büyük kızı veremden ölen Stravinsky, 1939’da da karısını ve annesini kaybetti. II. Dünya Savaşı başlayınca Harvard Üniversitesi’nin çağrısını kabul ederek 1939-40 öğretim yılında müzik konferansları vermek üzere ABD’ye gitti. 1940’ta yıllardır tanıdığı oyuncu Vera de Bosset’yle evlendi. Hollywood’da bir ev satın alarak çeyrek yüzyıldan fazla karısıyla orada yaşadı.

Savaş yıllarında “Do Majör Senfoni” (1938-40)ve “Üç Bölümlü Senfoni” (1942-45) adlı iki önemli senfonik yapıt besteledi. 1920’de yazdığı “Nefesli Çalgılar Senfonileri”nde kullandığı Rusya dönemine özgü müzik ögelerinin yerine, “Do majör Senfoni”de yeni klasik ilkelerin senfoni formunda bir özetini verdi. “Üç Bölümlü Senfoni”deyse konçerto ve senfoninin temel özelliklerini başarıyla birleştirdi. 1948-51 arasında “The Rake’s Progress” (Ahlaksızın İlerlemesi) adlı yeni-klasik operası üzenrinde çalıştı. Librettosunu W. H. Auden ile Chester Kalman’ın yazdığı bu operayı bitirince, 1939’dan beri ilk kez Avrupa’ya dönerek yapıtının Venedik’teki Teatro la Fenice’deki ilk sahnelenişini yönetti.

“The Rake’s Progress”i yazarken asistan olarak Hollywood’daki evine çağırdığı genç ABD’li müzikçi Robert Craft’ın serial müziğe yakınlığı, Stravinsky’nin artık kendisine dar gelen yeni-klasik tarzı aşmasına yardımcı oldu. O sıralar henüz pek tanımadığı Anton von Webern’in, Arnold Schoenberg’in ve Alban Berg’in müziğini dikkatle inceleyen Stravinsky, başlangıçta tonal müzik çatısı içinde bazı çekingen serial müzik denemeleri yaptı. Daha büyük ölçekli yapıtlar olan “Canticum Sacrum” (1955; Kutsal Kantik) ve “Agon” (1953-57) balesinde modal ve tonal bir müzikle başladıktan sonra tümüyle serial bir yapıya geçiyor ve sonunda başlangıçtaki modal ve tonal müziğe dönüyordu.

Tümüyle serial kompozisyonlarından ilki olan “Thereni”yi (1958; Threnoslar), Rusya ve yeni-klasik dönemlerinin başyapıtları kadar önem taşıyan “Movements” (1959), “Variations” (1964; Çeşitlemeler) ve “Requiem Canticles” (1966; Requiem Kantikleri) izledi. Bu tarihten sonra sağlığı bozulan Stravinsky, gitgide daha az yazmaya başladı, ama 1970’te bile hala Bach’ın bazı prelüd ve füglerinin çalgı için transkripsiyonlarını yapıyordu.

Stravinsky, 20. yüzyıl müziğine büyük katkıda bulunmuş, kendine özgü eleştirel tutumu özellikle ölçü, tempo ve ses gürlükleri açısından önemli sonuçlar doğurmuştur. Bileşik ölçülü asimetrik kalıpları araştırmış, müzik cümlelerinde kullandığı figür ve motifleri uzatarak ya da çıkararak simetrik cümleleme geleneğini yıkmıştır. Müziğe yeniden kazandırdığı şaşmayan vuruş duygusu birçok bestesinin dansa uygun düşmesini sağlamıştır.

Bazısı ortak çalışma ürünü birçok kitabı da yayımlanan Stravinsky, 6 Nisan 1971'de ABD'nin New York eyaletinde hayata veda etti ve Venedik’te San Michele Adası’nda toprağa verildi.

DİĞER ÖNEMLİ YAPITLARI

  • Operalar: Mavra (1922)
  • Sahne müziği: Renard (1916; Tilki), Tufan (1962)
  • Ses Müziği: Yıldızlar Kralı (1911), Babil Kulesi (1944), Missa (1948), Kantat (1952), Bir Vaaz, Bir Anlatı, Bir Dua (1961), İbrahim ve İshak(1963)
  • Orkestra Yapıtları: Circus Polka (1942), Od (1943).Bale Sahneleri (1944)
  • Konçertolar: Re Majör Keman Konçertosu (1931), Dumbarton Oaks (1938), Ebony Concerto (1945), Yaylı Çalgılar İçin Re Majör Konçerto (1946)
  • Oda Müziği: Yaylı Çalgılar Dörtlüsü İçin Üç Parça (1914), Solo Klarnet İçin Üç Parça (1919), Yaylı Çalgılar İçin Konçertino (1920), Nefesli Çalgılar İçin Sekizli (1923), Duo Concertant (1932), Eleji (1944), Yedili (1952), Çiftli Kanon (1959)
  • Piyano Yapıtları: Piano Rag-Music (1919), iki piyano için sonat (1944).


Bu konuda henüz görüş yok.
Görüş/mesaj gerekli.
Markdown kullanılabilir.