Halyaz Muharebesi

Kısaca: Halyaz Muharebesi 21 Haziran 1877 tarihinde, Rusya İmparatorluğu ile Osmanlı Devleti arasında gerçekleşen ve Osmanlı zaferi ile sonuçlanan muharebedir. ...devamı ☟

Halyaz Muharebesi 21 Haziran 1877 tarihinde, Rusya İmparatorluğu ile Osmanlı Devleti arasında gerçekleşen ve Osmanlı zaferi ile sonuçlanan muharebedir. Savaş Halyaz Erzurum'un Karayazı ilçesine bağlı bir köydür ve stratejik açıdan önemli bir mevkiidedir.Rus ordusu buraya kadar ilerlemiştir. Ahmet Muhtar Paşa bu bölgeye ilerleyen ve Doğubayazıt'ı ele geçiren Arshak Ter-Gukasov'a bağlı koldaki birlikleri püskürtmek için bir plan hazırlar. Bu iş içinde Reis Ahmet Paşa'yı görevlendirir plana göre Ruslar, Reis Ahmet Paşa tarafından Halyazlar civarında yapılacak saldırılarla durdurulup, geriye püskürtülecek, Faik Paşa tarafından Doğubayazıt'a yapılacak saldırılarla ikmal yolları kesilen ve üslerinden uzaklaşan Rus ordusu ya çembere alınıp yok edilecek veya sıkıştırılıp imha edilecektir. Plan teoride başarılı gözüksede pratikte uygulanması zor bir plandı, diğer taraftan Hasan Bey geçidindeki manevralara güvenen Muhtar Paşa'nın emri altındaki Osmanlı subaylarının bir kısmının askeri deneyimi çok az olmasının yanı sıra pek yetenekli de değildi. Muhtar Paşa kendisi o sırada bu bölgede olamadığı için görevlendirdiği Reis Ahmet Paşa ana Rus ordusunun yerini ve zayıf noktasını yanlış hesapladı, Rus Ordusunun merkez bölümü yerine güçlü kanatlarına saldırdı.Buna rağmen Reis Ahmet Paşa,askerleri ile 21 Haziran'da Haylazlar yönünde korumalı Rus mevziilerine yaptığı saldırıda, verdiği çok ağır kayıplara rağmen Rus ordusunu durdurmayı başardı. Zira, Ruslar taktiksel anlamda Türklere Haylazlar yönünde ağır kayıplar verdirip onları yenmiş gözükse de, gerek cephane ve gerekse erzak bakımından saldırıları püskürtürken tükenme noktasına geldi, ilerlemeleri durduruldu. Diğer taraftan Türklerin tekrar saldırılarının yenilenebilme ihtimalini Rus General fark etti.22 Haziran'da Osmanlı ve Rus ordusu Haylazlar yönündeki ölülerini toplamak ve gömmek için bir günlük ateşkes ilan etti.Bu arada Faik Paşa yaptığı saldırılarla Doğubayazıt'ı tehdit eder hale geldi, ikmal hatlarının kesileceğini ve çembere alınma ve Doğubayazıt'ın Türklerin eline her an geçebileceğini anlayan ermeni general Arshak Ter-Gukasov derhal Doğu Bayazıt'a doğru çekilmesi gerektiğini anladı. Rus komutanlığı da, bu durumu fark etti ve diğer Rus kolunda bulunan General Melikov, Zivin yönünde hem Tergukasov'u zor durumdan kurtarmak hem de bölgedeki bütün Türk ordusunun cephe hattının yarılıp, savunma hatlarının çökertilmesi için saldırıya geçti ancak Zivin Muharebesi'nde Ruslar ağır bir bozguna uğradı. Tergukasov acilen Doğu Bayazıt yönüne çembere alınmamak için geri çekilmek zorunda kaldı.

Sonuçları

Haylaz muharebesi, taktiksel açından Ruslar lehine gibi gözükse de stratejik açıdan Osmanlı zaferi ile sonuçlanmıştır zira bu saldırı ve diğer birkaç stratejik başarı ile Osmanlı ordusu Rus ordusu'nun bu kolunu ikmal ve lojistik yönünden tükenme noktasına getirmiş ve çembere alınma tehlikesi altında bırakıp geri çekilmeye zorlamıştır. Bunun yanında yardıma gelen Melikof kuvvetlerine karşı 4 gün sonra kazanılan Zivin Muharebesi ile de bu kuvvetler geri çekilmeye zorlanmış, Tergukasov kuvvetleri iyice zor duruma düşürüp çekilme harekatına girişilmesi kaçınılmaz hale gelmiştir. Ancak diğer taraftan Osmanlı Ordusu bu muharebeler sonrası çekilme harekatına girişen Tergukasov kuvvetlerini özellikle süvari komutanlarından Kürt İsmail Hakkı Paşa ve bir kısım Osmanlı Subaylarının hataları ile yok edememiş, gerekli zararları da verememiş ve bu da bu iki komutanın ordularını güvenli bölgeye çekip takviye almalarına imkan sağlamıştır.Buda Osmanlı ordusundaki Ahmet Muhtar Paşa,Osman Paşa gibi bir kısım yetenekli subaylar haricinde diğer subayların yetenek ve tecrübe konusundaki eksikliğini ortaya koymaktadır. Yine de Doğu Beyazıtı geri alma,Rusları kuşatma hususundaki bu fırsatın kaçarılması Osmanlının kafkaslardaki savaşı kaybetme nedenlerinden ancak biri olabilir. Zira Osmanlı kafkas ordusu pek çok sorunla karşı karşıyaydı.Zira, takviye alan Rus birliklerine karşın, bölgedeki Türk birliklerinin yeni takviye alabilmesi aşırı derece zordu.Çünkü balkanlarda zor duruma düşen Osmanlı Ordusu, Şıpka geçidi de dahil ihtiyatlarının çoğunu burada kullanmakta idi ve bu bölge Osmanlı İmparatorluğu başkentine daha yakın konumdaydı,savunulması birincil öncelikti. Buna karşın Doğu Anadolu, başkentten uzak bir mevkiideydi,diğer taraftan uzaklık ve dağlık alanda bulunması ikmal ve lojistik yollarının uzunluğuda yardım alınmasını son derece zorlaştırıyordu. Bölgedeki Osmanlı güçleri aşiret reisleri ve yerel halktan ancak yardım alabiliyordu.Bu sebeple en küçük bir kayıp Osmanlı Ordusu açıdan bu bölgenin savunulmasında büyük tehlike yaratıyordu. Diğer taraftan Kafkasya'da Ruslara karşı işbirliği içinde oldukları halkta Ruslar tarafından ya göç, sürgün ettirilmiş veyahut sert tedbirlerle isyanları bastırılmıştı. Buna karşın Ruslar, Tiflis ve Erivan'daki merkezlerden, Terek kazakları dahil çeşitli kazak birliklerinden, Ermeni ve Gürcü yerel halktan rahatlıkla yardım alabilecek bir konumdaydı, dahası Osmanlı İmparatorluğu içindeki silahlı Ermeni Taşnak çetelerle ilişki içindeydiler ve bu takviye kolaylığı bu bölgedeki savaşın kaderini 4-5 ay içinde Osmanlı İmparatorluğu aleyhine değiştirecekti.

Kaynaklar

Kaynaklar

Vikipedi

Bu konuda henüz görüş yok.
Görüş/mesaj gerekli.
Markdown kullanılabilir.