
Grip hastalığının etkeni, sürekli değişerek insanların bağışıklık sistemini alt etmeyi başaran influenza virusudur. Yıllar boyunca grip salgınları nedeniyle milyonlarca insanın hayatını kaybetmesi, bilim adamlarını bu virus ile ilgili birçok araştırma yapmaya sevketmiştir. Bu nedenle influenza virusu üzerinde en fazla araştırma yapılan viruslerden birisidir.
İnfluenza virusunun A, B, ve C olmak üzere üç tipi mevcuttur. A tipi virus hem insanlarda hem de kuş, kümes hayvanları ve domuz gibi hayvanlarda hastalık yaparken, B tipi sadece insanlarda hastalık yapar. C tipi ise çok hafif derecede hastalık yaptığı için salgınlara yol açmaz. İnfluenza A virusunun içerdiği Hemaglutinin ve Nöraminidaz gibi antijenlere göre ayrılabilen alt tipleri de mevcuttur ve bu alt tipler H1N1, H3N2 gibi yazılımlar ile ifade edilir. B tipi ve C tipi virusun ise alt tipleri yoktur.
Sürekli değişen bir virusun yol açtığı Hiç değişmeyen bir hastalık: GRİP
Grip, Influenza adı verilen bir virus tarafından oluşturulan, ani olarak 39°C üzerinde ateş, şiddetli kas ve eklem ağrıları, halsizlik, bitkinlik, titreme, baş ağrısı ve kuru öksürük gibi belirtiler ile başlayan bir enfeksiyon hastalığıdır.Daha sonra hastalık tablosuna boğaz ağrısı, burun akıntısı, hapşırma, gözlerin akması ve kanlanması gibi belirtiler eklenir ve bazı vakalarda da karın ağrısı, bulantı, kusma görülebilir. Ateşin 39°C nin üzerinde olması, şiddetli kas ağrıları ve halsizlik nedeniyle hastalığı ayakta geçirmek olanaksızlaşmakta ve hastaları mutlaka 3-7 gün yatağa mahkum etmektedir. Yaklaşık bir hafta içinde belirtiler kaybolmakta ancak halsizlik belirtilerin kaybolmasından sonra da devam etmekte, hatta 2 hafta kadar sürebilmektedi.
Özellikle çocuklarda, yaşlılarda ve kalp hastalığı, akciğer hastalığı, böbrek hastalığı, şeker hastalığı gibi kronik hastalığı olan kişilerde çok daha ağır seyretmekte ve ölüme kadar varabilen ciddi sonuçlara yol açmaktadır. Bu kadar ciddi tablolara yol açabilen grip halk arasında çok sık olarak soğuk algınlığı ile karıştırılmaktadır. Soğuk algınlığı ateş yükselmeden, hafif kırgınlık, burun akıntısı, hapşırma gibi belirtiler ile kendini gösteren, halsizliğe yol açmadığı için yatak istirahati gerektirmeyen bir hastalıktır ve grip ile kesinlikle karıştırılmamalıdır.
Ayrıca grip, özellikle çocuklar ve yaşlılarda ikincil enfeksiyonlara zemin hazırlamakta ve orta kulak iltihabı, zatürre, beyin zarı ve beyin dokusu enfeksiyonları gibi komplikasyonlara neden olmaktadır. Sözü edilen bu kadar özelliğin üstüne hastalığın spesifik tedavisinin olmadığını da eklersek ne kadar önemli bir sorun ile karşı karşıya olduğumuz daha iyi anlaşılmaktadır.
Grip Nasıl Bulaşır ?
Grib'e yol açan Influenza virüsü çok kolay ve hızlı bulaşır. Başlıca bulaşma yolları, öksürük ve hapşırıklar ile etrafa saçılan damlacıkların hava yolu ile bulaşması, hasta kişiler ile direkt temas edilmesi ve hasta kişilerin ağız-burun akıntıları ile temas etmiş eşyalar ile bulaşmadır.Hasta kişilerden etrafa saçılan virüs parçacıklarının havada asılı kalabilme yeteneğinde olması bulaşıcılığı daha da arttırmaktadır. Hasta bir kişinin bir ortama girip çıkması bile o ortamda bulunan kişileri hastalığın bulaşması açısından risk altına sokmaktadır. Bu nedenle grip evde, iş yerinde, okullarda, kreşlerde, toplu taşım araçlarında çok kolaylıkla bulaşır.
Mikrobu kapmış ancak henüz belirtileri başlamamış kişilerde yani hastalığın kuluçka süresince de bulaştırma mümkündür. Bulaşma yolları oldukça basit ve bulaşması bu kadar kolay olan bir hastalığın bulaşma yollarına karşı önlem almanın çok zor olduğu hatta olanaksız olduğu açıktır.
Gripten korunma ve tedavi
Grip, virüs enfeksiyonu olduğu için tedavisi yoktur. Antibiyotikler tedaviye yaramazlar, çünkü antibiyotikler yalnızca bakterilere etki ederler. Yaklaşık bir hafta içinde hastalık kendiliğinden iyileşecektir; ancak doktora gitmek ve 3-5 gün iyice dinlenmek gereklidir. Bol sıvı tüketilmesi de salgıların rahatça dışarı atılmasını sağladığından iyileşmeyi hızlandırır.Virüs, öksürük ve hapşırma ile yayılan damlacıklarla, ayrıca öpüşme ve tokalaşma gibi temaslar yoluyla da bulaşır. Bu nedenle hasta kişilere temas etmekten ve onlarla ortak eşya (havlu gibi) kullanmaktan sakınılmalıdır. Hasta olan kişi çevresindekilere hastalığı bulaştırmamak için eşyalarını ayırmalı, çok zorunlu olmadıkça dışarıya çıkmamalıdır. Binlerce çeşit grip virüsü olduğu için ömür boyu kalıcı bağışıklığı yoktur.
Grip Aşıları
Gribe neden olan çok sayıda virüs türü olduğu için, tamamen koruyan çok etkili bir aşı henüz geliştirilememiştir. Sürekli yeni grip virüsleri meydana geldiği için her sene en yaygın olması beklenen virüs tipleri için aşı geliştirilir. Bu yüzden aşının koruyuculuğu en fazla %80'e ulaşır ve bulaştığı takdirde hastalığın daha hafif geçirilmesini sağlar. Aşı her yıl Ekim-Kasım ayları içinde yetişkinlerde tek doz, çocuklarda yarımşar doz olmak üzere bir ay aralıkla iki sefer uygulanmalıdır. Grip aşıları RNA virüsü sonucundan meydana gelir.Aşı olması önerilen kişiler şunlardır:
- 65 yaş ve üstündeki kişiler.
- Kronik hastalığı olan kişiler: Kronik kalp, akciğer, karaciğer, böbrek, şeker hastalığı ve benzeri hastaığı olanlar.
- Bağışıklık sistemleri zayıflamış olan kişiler: Kanser hastaları, bağışıklık sistemi hastalığı olanlar, organ ve kemik iliği nakli yapılan kişiler.
- Uzun süreli aspirin tedavisi alan çocuk ve gençler.
- Hastanelerde çalışan doktor, hemşire, hastabakıcılar; kreş ve huzurevleri çalışanları.
- Yüksek risk grubundaki kişilerle yakın temasta olan kişiler
- İlk 3 aydan sonraki hamile kadınlar
- 4 yaşından büyük çocuklar (6 ay-4 yaş çocuklar aşı için değerlendirilmelidir)
- Grip olmak istemeyen herkes
Görüşler